İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve İ.Ü Sürekli Eğitim Merkezi bünyesinde düzenlenen “Blok Zincir Teknolojileri ve Hukuki Altyapısı” sertifika programına SPK (Sermaye Piyasası Kurulu) Başkan Yardımcısı Ali İhsan Güngör katıldı. Başkan yardımcısı Güngör, SPK’nın blockchain teknolojisi ve kripto paralara bakışı hakkında değerlendirmelerde bulundu.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Sürekli Eğitim Merkezi bünyesinde, Lexcio kurucu ortağı Av. Anıt Gülel ve Prof. Dr. Burak Gemalmaz tarafından hazırlanan “Blok Zincir Teknolojileri ve Hukuki Altyapısı” sertifika programında konuşan SPK Başkan Yardımcısı Ali İhsan Güngör, blockchain teknolojisinde kısıtlamaya gidilmemesi gerektiğini belirterek şöyle konuştu:
“Blok zinciri teknolojisi üzerinden kripto varlıklar üretiliyor. Biz blok zinciri teknolojisini ve kripto para birimlerini ayrı düşünüyoruz. En azından ilk aşamada. Yapılacak düzenlemelerde blok zincir teknolojisinin hayatın her alanında kullanımıyla ilgili bir kısıtlamaya gidilmesin, bir engel konulmasın. Bu temel şiarımız. Bu gelecekte çok etkili olacak. Bu sadece finansal bir ürün değil. Blok zinciri üzerinden üretilen finansal varlıkları ayrı düşündüğümüzü belirtmeliyim. Kripto varlıklarla ilgili söyleyeceğim olumsuz şeyler blok zincir teknolojisiyle ilgili olumsuz yargı varmış gibi algılanmasın lütfen.”
“Alana yatırım yapanların yüzde 99,9’u blok zinciri tanımıyor”
Blok zinciri alanında karşıt görüşlerin olduğunun farkında olduklarını söyleyen Güngör, kripto varlıkların blok zincir teknolojisinin gelişmesinin yakıt işlevi gördüğünü belirterek, kripto varlıkların blok zincirinden ayrı düşünülemeyeceğini kaydetti.
“Şöyle bir gerçeklik var: Ülkemizde bu alana yatırım yapan kişilerin yüzde 99,9’u blok zincir tarafıyla ilgili bir bilgiye sahip değil. Bu kişileri cezbeden unsur kripto varlıkların fiyat hareketliliğidir.”
“Türkiye platformlardaki bakiye dünyanın binde ikisi civarında”
“SPK olarak bu piyasada yaşanan gelişmeleri 2017’den bu yana günlük olarak izliyoruz. Yapacağımız düzenlemeler evrensel olacak. Evrensel ilkeler desek de biz ülkemizin gerçeklerine de her zaman bakıyoruz. Düzenleme olduğunda devlet garantisi var algısı oluşuyor. Türkiye’de kripto alanında 7 milyon yatırımcı/tüketici var. Ama her dört kişiden üçünün başka yerlerde de hesabı var. Rakamlara ihtiyatlı yaklaşmak gerek.”
Türkiye platformlardaki bakiyenin dünyanın binde ikisi civarında olduğunu söyleyen Güngör, düzenlemelere iki şekilde baktıklarını söyledi. İlkinde varlıkların çıkarılması ve halka arzı bir diğeri ise kripto ticaret platformlarının düzenlenmesi. Bilindiği üzere ülkemizde konuyla ilgili ilk düzenleme 2020 yılında yapılmıştı.
MASAK’ın (Mali Suçlar Araştırma Kurulu), kripto borsalarını yükümlü hale getirerek kara para aklama ve terör finansmanı alanındaki kişilerin bildirilmesi yükümlülüğünü hatırlatan SPK başkan yardımcısı, bu piyasanın kısmen düzenlenmiş durumda olduğunu kaydetti.
