2016 yılı, kripto para birimlerinin tarihinde kara bir lekedir. ICO’ların veya İlk Para Tekliflerinin popülerliklerinde zirve yaptığı zaman. Kripto piyasasının temel özelliği, düzenleme eksikliği. Bugüne kadarki en özgürlükçü ekonomik modeldir. Bununla birlikte, düzenlemeler olmazsa, kötü niyetli insanların, savunmasızları sömürmeye çalışması riski devam edebilir.
Görüşün ana fikri, son kullanıcının varlıklarını güvende tutma sorumluluğunu üstlenmesi gerektiği. Büyüyen dijital dünyanın sorunu, bazen parlak kelimelere fazla güvenen insanları sömürmeye çalışan teknoloji meraklısı, patolojik yalancıların saldırısıdır.
Dijital dünya genel olarak kripto piyasasınınkine benziyor. Devlet birçok şeyi düzenlese bile internet özgürlüğünü ihlal edemiyor, herkes her şeyi yayınlayabilir. Şu anda, herkes, her yerde yazılan ve günde bir milyon para kazanmayı vaat eden, sesli sözcüklerle, belki ünlü isimlerin de ismi görselleri kullanılarak, etkileşimli bir arayüze sahip olacak güzel bir web sitesi yapabilir. Maalesef olay tam olarak böyle işliyor. Biri çıkıp bir proje duyduğunu, 1 yatırıp 10 alacağınızı söyleyebiliyor, yada farklı hikayeler ama aynı sonlar.
Dijital dünyada bunu veya buna benzer vaatler sunan çok sayıda şirket var. Kripto piyasası bu tür sömürü girişimleriyle boğuşuyor. Her zaman fonların tokenlerine veya ICO’larına aktarılmasını istiyorlar. Ve bu oyunun ortadan kaybolma anına kadar devam ettirilmesini istiyorlar. Peki biri sahte bir kripto projesini nasıl anlar? Bunun için ışık tutabilecek bir kaç detayı inceleyebiliriz.
İçindekiler
White Paper
White Paper, fikirlerini potansiyel yatırımcılara sunmaya çalışan herhangi bir şirket için kritik bir belgedir. Ürünlerinin temel konseptini oluşturur ve neden rakiplerinden daha iyi olduğunu açıklar. Bu, her şeyden çok bir pazarlama belgesidir. Ancak, birinin olmaması açık bir kırmızı bayraktır. White paper’a sahip olmanın niyetlerin saf olduğu anlamına gelmediğini, ancak birinin olmaması, geliştiricinin sorumluluğunun eksikliğini gösterir.
White paper içeren veya içermeyen birçok dolandırıcılık vakası var. Örneğin, Bitconnect’in kendi teknik raporu yatırımcılar için mevcut değildi. Görünüşe göre, birkaç kişinin onu sağdan ve soldan teşvik ettiği devasa bir Ponzi şemasıydı. Bu insanlar büyük, gösterişli konferanslar düzenleyip ve mikrofonda ürünlerinin ne kadar harika olduğu konusunda ikna çığlıkları atıyorlar. Projeyi finanse etmek için aşırı miktarda yatırımcı çektiler. Bitconnect, 2,6 milyar dolarlık proje değeri ile kripto para tarihinin en büyük saadet zinciri olarak kabul ediliyor.
Aynı zamanda, oldukça ikna edici bir teknik incelemeye sahip olan PlexCoin‘e sahibiz. Bu proje 15 milyon dolara kadar bağlantı kurmayı başardı ve neyse ki Amerika Birleşik Devletleri Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) tarafından kapatıldı. Bu, teknik incelemenin projenin yasal olup olmadığını belirlemede tam kanıtlanmış bir yöntem olmadığını kanıtlasa da, iyi bir başlangıç.
Takım
Her kripto projesi bir grup birey tarafından yönetilir. Bunlar, ilk etapta projeyi başarıya ulaştıran kişilerdir. Güçlü liderliğe sahip bir projeyi köklendirmek önemli. Ethereum‘un Vitalik Buterin ile başladığı zamanki gibi.
Dolandırıcılık amaçlayan şirketlerin yaptığı şey, bir ünlü bulmaya çalışmak. Başkasının fotoğrafını çalıp ve sahte sosyal medya hesapları oluşturuyorlar. Bu profiller daha sonra çok sayıda takipçiye sahip gibi görünmeleri için diğer sahte profiller tarafından güçlendiriliyor. Her zaman gönderilerini ve yanıtlarını kontrol etmelisiniz. Birinin 1 milyon takipçisi varsa ve gönderi başına 10 beğeni alıyorsa veya ilk etapta hiçbir şey göndermiyorsa, muhtemelen bunun sahte olduğunu anlamak kolaydır.
Geliştirme ekibi gerçek olsa bile, yapmak istedikleri her şeyi yapacak gerçek bir geçmişe sahip olup olmadıklarını anlamak kullanıcının üzerine düşüyor. Proje başarısına yatırım yaptığınız an, başarınıza eşit olacaktır. Kapsamlı olduğunuzdan emin olun.
Token Satışı
Bu en ilginç olanlardan biri. Bazı dolandırıcılık şirketlerinin yaptığı şey, token satış ilerlemesini yatırımcılardan saklamalarıdır. Bu, yatırımcılar için belirli bir aciliyet duygusu yaratıyor. Çünkü tüm anlaşmanın ne kadar zamanda kapanacağını bilmiyorlar. Bunun dışında insanların ilerlemenin nasıl gittiğini izleyememesi, ilk etapta saklanacak bir şey olduğu anlamına gelir ve girişime güvenilmemelidir. Bunu yazılım ile manipüle edebilmelerine karşı ekstra belge talep edilmelidir.
Sonuç
Anlatılanlar aslında hepsini kapsamıyor. Bunlar, sadece dikkat edilmesi gereken en yaygın üç ayrıntı. Açık ara en kapsamlı listeyi bile bozacak kadar iddialı çalışıyorlar. Başarılı bir ICO, gereken her şeye sahip olmalıdır. İyi bir ekip, olağanüstü bir teknik inceleme, uygun bir web sitesi, şeffaf token satışları, toplulukla etkileşim, uzun vadeli bir plan ve en önemli faktörlerden biri olarak kripto para birimlerinin alaka düzeyi olmalıdır. Şirketin bu söylenenlerden bir tanesi bile yoksa, bu o kadar uzun süre kalmayı amaçlamadıkları anlamına gelir.
Listedeki her şeyin tamamlanmış olması çok doğru proje olduğu anlamı da taşımaz. Her zaman temkinli hareket edip, sektörün tecrübeli isimlerinden destek talep edebilirsiniz.
Sizde bu konuda görüşlerinizi yorum kısmında bizlerle paylaşabilirsiniz.
